17 Ocak 2011 Pazartesi

Beyaz Peynirin İyisi Nereden Alınır?

Malum her Türk evladı Amerikaya gelir gelmez 'Beyaz peynir, beyaz peynir, burada güzel beyaz peynir yok' diye ağlanmaya başlar. :) Ama Amerikada--en azından Ithaca'da--beyaz peynirin iyisini bulmak o kadar da zor değil.

Beyaz peynir seçerken dikkat edilmesi gereken birkaç şey:

1) Yunan beyaz peynirinden (Greek feta) kaçının. Zira bana göre çok koyun kokuyor, ewwww. Ama bu kokuyu sevenler de var, zevkler ve renkler..

2) İsrail ve Fransız beyaz peynirinden şaşmayın. Hakkaten Türkiyedeki peynirleri aratmıyorlar. Benim kişisel favorim French feta ama Israeli feta'yı da bulunca yememezlik etmiyorum. Bu ikisi Ithaca'da Wegmans'tan temin edilebilir.

3) Tabii bir diğer alternatif de Tulumba gibi online Türk marketlerinden beyaz peynir sipariş vermek; ama beyaz peynir çok kullanılan ve çabuk bozulan bir yiyecek olduğu için ben bu yola hiç başvurmadım. Elimin altında varken neden online alışverişle uğraşayım ki, üstelik peyniri online almak daha pahalı! Bu arada, burnunu sildiği mendili bile online alan şahsımdan bu kelamı duymak imkansıza yakındır, benden söylemesi.. :o)

4) Bir de benim aksime Amerikada büyük şehirde yaşıyorsanız Türk ya da Arap market seçeneği var tabii. Ama Arap marketlerde taze peynir bulma peşindeyseniz size bol şans diliyorum; zira benim bu marketlerle deneyimlerim hiç iyi olmadı Berkeley'de yaşarken.

Kısaca benim tavsiyem yerel bir marketten İsrail veya Fransız beyaz peyniri bulmaya çalışmanız..

Tavsiye ettiğiniz başka bir tür beyaz peynir varsa lütfen aşağıya yorum yapın!

16 Ocak 2011 Pazar

Viva Las Vegas: Gece Kulüplerine Ucuza Nasıl Girilir?

Kış tatilinde eşimle Las Vegas'a gittik. Bugünki yazımı Las Vegas'taki gece kulüplerine nasıl ucuza--hatta bedavaya--gidilebileceğine ayıracağım bu yüzden.

Yapmanız gereken çok basit. Strip'te--nam-ı diğer Las Vegas Bulvarında--gezerken sağda solda 'Gece kulübüne gitmek ister misiniz?' mealinde sorular soran bazı adamlar göreceksiniz. Strip, Las Vegas'ta belli başlı bütün otellerin, casinoların, restoranların vs. olduğu yer. Las Vegas'ta ne yenir, ne içilir, ne yapılır mevzuunu başka bir yazıda ele alacağım. Neyse, tanımadığım adamlarla konuşmanın düşüncesi ilk başta biraz korkutucuydu evet, ama bu adamlarda gece kulüplerine bedava giriş kartları oluyor! İnanması zor ama doğru!

Bana bir arkadaşım Las Vegas'a gitmeden önce söylemişti, ben de 'he he, öyledir' deyip geçmiştim. Gece kulüplerinin ne kadar pahalı olduğunu görünce--mesela bizim gittiğimiz Tryst'in girişi kadınlar için 20, erkekler için 30 dolardı--şansımı denemeye karar verdim. Bu arada Tryst Las Vegas'taki en popüler birkaç kulüpten biri. Diğerleri Encore otelindeki Surrender ve XS.

Eşim tabii ki sağduyunun sesi olarak 'Öyle şey olmaz, verelim paramızı girelim' derken ben göz ucuyla etrafı kolaçan ediyordum gezerken. Önce bize Las Vegas'taki bütün gece kulüplerine bir hafta bedava giriş kartını 20 dolara satacağını iddia eden bir adama rastladık. Yirmi yirmi kırk dolar, biz zaten sadece Tryst'e gitmeyi kafaya koymuştuk, 10 dolar için 40 dolarımızı riske atmaya değmez dedik. Ben tam '3-5 dolar diyen biri çıksa şansımı deniycem' diyordum ki ikinci bir adam karşımıza çıktı.

Ben bu adamdaki Tryst giriş kartlarını şahin gözlerimle uzaktan tespit etmiştim zaten, haha, o yüzden direkt konuya girdim. Adam biraz laf kalabalığından sonra kelle başı 5 dolara giriş kartlarını bize verebileceğini söyledi. Biz de olur dedik. Tabii hala acaba dolandırıldık mı diye kendimize soruyorduk adamın yanından ayrıldığımızda.

Neyse, akşam 11:30 gibi Tryst'in yolunu tuttuk. Bu arada, daha erken gitmenizi tavsiye ederim zira hem çok kuyruk oluyor hem de kulüp o saatte hınca hınç dolu oluyor. Yaklaşık 30 dakika sıra bekledikten sonra önce yaşımız 21'den büyük mü diye kimlik kontrolünden geçtik, sonra elimizdeki kartları gösterip içeri girdik. Yani inanması zor olsa da sokak kenarından aldığımız uyduruk kartlar bizi ortamdaki en popüler gece kulüplerinden birine soktu! Ama kulüpler buna neden izin veriyor?

Birincisi adamlar paranın çoğunu sattığı içkiden kazanıyor, içkiler gerçekten çok pahalı. O yüzden ne kadar insan gelse o kadar çok para kazanacaklar.

Belki daha da önemlisi, ortamdaki kadın-erkek dengesini korumak. Daha önce sözünü ettiğim arkadaşın dediğine göre, yol kenarındaki satıcılar sadece erkeklerden oluşan gruplara bu giriş kartlarını kolay kolay satmıyorlarmış. Sadece kadınlardan oluşan bir grubaysa bedavaya bile verebiliyorlarmış. Nedeni çok basit. Yalnız erkeklerin çoğu zaten kız kesmeye geldiğinden giriş ücretini vermeye razı oluyorlar. Gece kulüpleri de bu yüzden ortamda bol bol hatun olduğundan emin olmak istiyor ve kadınlı erkekli ya da sadece kadınlardan oluşan gruplara bedava giriş verilmesine göz yumuyorlar. Bu tezin doğruluk payı olsa gerek zira biz sırada beklerken önümüzde 1 kadın 4 erkekten oluşan bir grup vardı, onlardan önce bizi ve arkamızdaki iki hatunu içeri aldılar.

Tryst'ten görünüm
Peki bu kadar laftan sonra Tryst nasıldı? Bomba! Müzikler Top 40 cinsinden, dansı bol, kesişmesi az yani kıroluk oranı düşük bir mekandı. Kısaca biz çok eğlendik. Ama 1'e doğru dans pisti acayip kalabalıklaştı. 'California Love' şarkısı çalarken coşan kalabalık tarafından ezilme tehlikesi atlatınca barın yanındaki tenha bir yere kendimizi dar attık (coşan kalabalık Şekil 1a'da görülüyor). Sallanıp yuvarlanmaya orada devam ettik.

Viva Las Vegas! Mutlu son. :)